Orhan Gazi

Meşhurların Son Sözleri

Salı, 15 Ağustos 2006

Orhan Gazi, son derece dindar, adaletli ve tebaasına kendisini sevdirmesini çok iyi bilen bir Padişahtı. Bizzat halk içine girer, onlarla yemek yer ve dertleşirdi. Hareketlerinde çok hesaplı davranır ve hiç telâş etmezdi. İznik’i fethettiği zaman Hristiyanlara göstermiş olduğu insanca muamele, dillere destan olmuştu.
Orhan Gazi’nin her yönden büyük bir insan olduğunu sadece Türkler değil, birçok yabancı tarihçiler dahi tasdik etmişlerdir.

Devamını oku...

"Bedeli" Çanakkale'de "Bedeni" Gazze'de!..

Meşhurların Son Sözleri

Cumartesi, 12 Ağustos 2006

Teğmen Muzaffer’in alayında kamyon ve otomobil lastiği ile diğer birtakım malzemelere ihtiyaç vardı. Bunlar ise ancak İstanbul’dan sağlanabilirdi. Muzaffer Teğmen, becerikli bir İstanbul çocuğu olduğundan, karagâh, gerekli malzemenin temin ve mübâyaasına onu memur etti...
Muzaffer Teğmen, hemen yola çıktı ve aradı, uğraştı, nihayet Karaköy’de bir Yahûdi’de istediklerini buldu. Malzemeyi bulmuştu, fakat para yoktu. Eli boş dönemezdi, bir çaresini bulmak lâzımdı. Tüccar Yahûdi’ye dedi ki:

Devamını oku...

Pîr Muhammed ve yedi şehîd talebe

Meşhurların Son Sözleri

Cuma, 11 Ağustos 2006

Muhammed Erzincânî hazretleri bir yaz günü sabah namazından çıkınca, talebelerine; -Erzincan’a inmek dileriz. Sevdiklerimizden arzu eden bizimle gelsin, buyurdular. Kırk talebesiyle hareket edip, Erzincan’a geldi. Doğruca Câmi-i Kebîre gidip halvete girdiler ve câmide kırk gün ibâdetle meşgûl olmak istediler. Talebeleri onun bu hâline şaşıp;
-Efendim, şimdi hasat mevsimidir. Erbaîne ve halvete girmek için münâsip midir? diye arz ettiler.

Devamını oku...

Dimitrofçalı Muslihuddîn Efendi

Meşhurların Son Sözleri

Perşembe, 10 Ağustos 2006

Dimitrofçalı Muslihuddîn Efendi, ilim tahsîlinden sonra, memleketinde sanat ile meşgûl oldu. İnsanlara bildiklerini öğretir, yanlışlıkları düzeltir, garip ve kimsesizlere yardımda bulunur, herkese iyilik ederdi...
Muslihuddîn Efendinin birçok talebesi vardı. İcâzet verdikleri bu mübârek kimseler, Timeşvar ve Belgrat gibi serhat boylarında gâzilere yardım ederler, ahâlinin Müslüman olması için gayret gösterirlerdi. Onlardan birinin asker arasında mevcudiyetinin hissedilmesi, gâzilerin mâneviyatlarını yükseltir, zaferin kazanılmasına sebep olurdu.

Devamını oku...

İlyâs ve Elyesa (aleyhimesselâm)

Meşhurların Son Sözleri

Çarşamba, 09 Ağustos 2006

İlyâs aleyhisselâm, İsrâiloğullarını Allahü teâlâya imâna ve ibâdete çağırdı. Onu dinlemediler, hattâ memleketlerinden kovdular. Ba’l adındaki puta tapmaya ısrarla devâm ettiler. Bu isyânları ve azgınlıkları sebebiyle, Allahü teâlâ onlar üzerine belâ ve musibet gönderdi. Çeşitli sıkıntılarla cezâlandırıldılar. Memleketlerinden bereket kaldırıldı. Yağmur yağmaz oldu, kıtlık başgösterdi. Sonunda İlyâs aleyhisselâmı bulup, nasihatini dinlediler. İmân ettikleri için, üzerlerinde belâlar ve musibetler kaldırıldı.

Devamını oku...

Çelebi Hüsâmeddîn

Meşhurların Son Sözleri

Pazartesi, 07 Ağustos 2006

Mevlânâ Celâleddîn Rûmî hazretlerinin, Çelebi Hüsâmeddîn’e karşı îtibârı fevkalâde çok idi. Çelebi Hüsâmeddîn, Mevlânâ hazretleri derse gelmediği zamanlar talebelere ders verirdi...
Bir gün Çelebi Hüsâmeddîn dostlarıyla birlikte bağa gitmişti. Orada dostlarına nasîhat ederken bir kimse gelip;
-Efendim! Mevlânâ hazretlerinin türbesinin üzerindeki alem düştü. Bir türlü yerine konulamadı, dedi.
Bunu işiten Çelebi Hüsâmeddîn çok üzüldü. Yüzlerinin rengi bembeyaz oldu. Onun fevkalâde üzüldüğünü gören dostları, bunun sebebini sordular. O da;

Devamını oku...

Ahmed Mürşidî Efendi

Meşhurların Son Sözleri

Pazar, 06 Ağustos 2006

Ahmed Mürşidî Efendi, Diyarbakır’da çok talebe yetiştirdi ve insanlara doğru yolu göstermek için vaaz ve nasihatlerde bulundu. Bir gün vaazında şöyle buyurdu:
“Ey insanoğlu! Bil ki o sakladığın mallar senin değil hepsi emânettir. Bir gün sen âhirete göçersin onlar burada kalır. Oraya bir kefenden başka bir şey götüremezsin. Bir gün biriktirdiğin malları mîrasçılarına bırakıp gidersin. Bütün mal ve mülkün elinden gidip, o benim malım mülküm dediğin şeyler, yeni sâhiplerinin eline geçer. Her topladığın malın hesâbını yarın kıyâmet gününde vereceksin. Bu hâlinle kıyâmet günü hâlin ne olacak?

Devamını oku...

Seyyid Burhaneddin

Meşhurların Son Sözleri

Cumartesi, 05 Ağustos 2006

Seyyid Burhaneddin aslen Maveraünnehir’deki Tirmiz şehrindendir. Oradan çıkarak ilim öğrenmek için birçok memleket gezdi. Sonunda Behaeddin Veled hazretlerine kavuştu ve onun halifesi oldu. Bir ara Tebriz şehrine gitmişti. Burada iken hocasının vefat edeceği ilham olundu. Hocası ona rüyada, oğlu Celaleddin’in terbiyesini kendisine verdiğini söyleyince hemen Konya’ya gitti. Mevlana Celaledin-i Rûmi hazretlerinin en büyük hocası oldu.

Devamını oku...

Çerkez Hasan Bey

Meşhurların Son Sözleri

Cuma, 04 Ağustos 2006

Çerkez Hasan Bey’in ablası Neşerek Kadınefendi, Sultan Abdülaziz Han’ın hanımı idi. Padişah tahttan indirildiği gün Dolmabahçe Sarayı’ndan Topkapı Sarayı’na nakledilirken mücevher sakladığı şüphesiyle omuzundaki şal, Hüseyin Avni Paşa tarafından çekilip alınarak hakârete uğramıştı. Kadınefendi, omuzları açık bir şekilde Boğaz’dan getirilmiş ve hastalanmıştı. Sultan Abdülaziz Han’ın vefatı üzerine ise şok geçirerek 11 Haziran 1876 günü vefat etmiş idi...

Devamını oku...

Selçuklu Sultanı Alparslan

Meşhurların Son Sözleri

Çarşamba, 02 Ağustos 2006

Sultan Alparslan, Selçuklu Devletinin kurulmasında önemli rolü olan Horasan Valisi Çağrı Bey’in oğludur. 20 Ocak 1029’da doğdu. İyi bir tahsil gördü, sayısız zafer kazanarak mertliği ve iyi kumandanlığı ile ün saldı. Babasının ölümünden sonra Horasan Valisi oldu. Amcası Tuğrul Bey, 4 Eylül 1063’te öldüğü zaman, vasiyeti üzerine, Selçuklu tahtına Alparslan’ın ağabeyi Süleyman getirildi, fakat Türk beyleri buna itirazda bulundular ve Alparslan’ı hükümdar tanıdılar. Alparslan 27 Nisan 1064’te büyük bir törenle tahta çıktı...

Devamını oku...