Fakîhzade Lütfullah Efendi

Fakîhzade Lütfullah Efendi, büyük velî Emir Sultan hazretlerinin üçüncü halîfesidir. Fakîh Abdullah Efendi isminde bir zâtın oğludur. Karaman’da doğdu. 1488 (H.894) senesinde Bursa’da vefât etti... 
Lütfullah Efendi vefatına yakın buyurdu ki: 

“İslâm dîninin bildirdiği emirlere ve yasaklara (Ahkâm-ı şer’ıyye) veya (Şeriat) denir. Ahkâm-ı şer’ıyye sekizdir: Farz, vâcib, sünnet, müstehab, mubâh, haram, mekruh, müfsid... Farz odur ki, onu Allahü azîm-üş-şân buyurmuş ola. Ve buyurduğu şüphesiz delîl ile, belli olmuş ola. Yâni âyet-i kerimeden açıkça anlaşılmış ola. İnanmayan, önem vermeyen kâfir ola. Îman, Kur’an, abdest almak, namaz kılmak, oruç tutmak, zekât vermek, hacca gitmek gibi... 
Farz dahî üç nev’dir: Farz-ı dâim, farz-ı muvakkat, farz-ı alel-kifâye, Farz-ı dâim (âmentü billâhi)yi sonuna kadar ezberleyip ve mânasını bilip ve inanıp, dâimî îtikat etmeye derler. Farz-ı muvakkat, amelin vakti geldikte, işlediğimiz farz olan amellere derler. Beş vakit namaz kılmak ve Ramazan-ı şerif ayında oruç tutmak ve sanatına ve ticâretine lâzım olan din ve fen bilgilerini öğrenmek gibi. Farz-ı alel-kifâye, onu, elli kişiden veya yüz kişiden biri işlese, sâirlerden sâkıt olur. Verilen selâmın cevabını söylemek gibi. Ve cenâze namazı kılmak gibi... 
Vâcib odur ki, onu Allahü azîm-üş-şân buyurmuş ola. Buyurduğu, şüpheli delîl ile belli olmuş ola. Vâcib olduğuna inanmayan, kâfir olmaz. Lâkin, işlemeyen, Cehennem azâbına lâyık olur. Meselâ, vitr namazında, kunût duâsını okumak ve secde âyeti okununca, (Secde-i tilâvet) yapmak gibi... 

“SÜNNET DAHÎ ÜÇ NEV’DİR” 
Ve dahî sünnet, onu, Resûlullah hazretleri, bir kere veya iki kere terk etmiş ola. Terk edene, azâb olmaz. Lâkin, özürsüz ve devamlı terk eden, itâba ve sevabından mahrum olmaya lâyık olur. Meselâ, misvâk isti’mâl etmek, ezan ve ikâmet gibi. Sünnet dahî üç nev’dir: Sünnet-i müekkede, sünnet-i gayri müekkede, sünnet-i alel-kifâye. 
Sünnet-i müekkede olanlar, sabah namazının sünneti ve öğle namazının evvel ve son sünnetleri ve akşam namazının sünneti ve yatsı namazının son sünneti gibi... 
Sünnet-i gayri müekkede olanlar, ikindinin sünneti ve yatsı namazının evvel sünneti. Bunlar çok kere terk olunursa, bir şey lâzım gelmez. Özrsüz olarak büsbütün terk olunursa, itâba ve şefaatten mahrum olmaya sebep olur...” 

Toplam Görüntülenme: 971

Yayın tarihi: Cumartesi, 22 Ekim 2011

Bunları okudunuz mu?