Ebü'l-Hasen Endülüsî

Ebü’l-Hasen hazretleri, Endülüs’te (İspanya) yetişen tefsîr, hadîs ve kelâm âlimlerindendir. Meriyye (Merida) şehrinden olup, 440 (m. 1048) senesinde doğdu. Lizbon kadısı Ebû Ömer bin Abdülberr’in icâzet verdiği büyük âlimlerdendir. 532 (m. 1137) senesinde vefât etti. 

Bu mübarek zat, vefatından kısa bir zaman evvel bir dersinde buyurdu ki:

(Ehl-i sünnet vel-cemaat) mezhebinin âlimleri, (Kaza) ve (Kader) bilgisini şöyle anlattılar: İnsanların hayırdan ve şerden yaptıkları bütün işleri, Allahü teâlânın takdîri ve irâdesi ile hâsıl olmaktadır. (Takdîr), halk, îcâd etmek, yaratmaktır. Allahü teâlâdan başka, hâlık, mûcid, yaratıcı yoktur. Allahü teâlâ, (Sâffât) sûresinin 96. âyetinde meâlen, (Sizi ve bütün yaptıklarınızı, Allah yaratıyor) buyurdu. (Mu’tezile) fırkası, câhil ve ahmak oldukları için, kaza ve kaderi inkâr ettiler. İnsan işini, kendi kudreti ve ihtiyârı [seçmesi] ile yapar dediler. İnsan, kendi işini yaratır zannettiler. [Bunlara (Kaderiyye) fırkası da denir. ] Ehl-i sünnet âlimleri, (Mecûsîler [ateşe tapanlar], Kaderiyye kadar alçak değildir. Bunlar bir şerîke inanıyor. Kaderiyye ise, sayısız şerîklere inanmaktadır) dedi. Hayrı ve şerri, Hak teâlâ yaratıyor ise de, yapılan işlerde, kulların irâde ve ihtiyârlarının da tesîri vardır. Evvelâ, insan irâdesini kullanır. Sonra, buna uygun olarak, Hak teâlâ da irâde ederse [isterse], bu işi halk eder, yaratır. Kulun irâde etmesine (Kesb) denir. İnsanın yaptığı işi yaratan, Allahü teâlâdır, kesb eden, kuldur. (Onun izni olmadan, hiçbir şey hareket edemez!) sözü halk etmek bakımındandır. 

(Cebriyye) fırkası, kulda irâde ve ihtiyâr [seçmek] yoktur dedi. İnsan, işini yapmaya mecbûrdur dedi. İnsanların iş yapmaları, rüzgârdan yaprakların sallanması gibidir dedi. Hattâ, işi insan yaptı demedi. İşleri yapan Allah’tır dedi. Bu sözleri Kur’an-ı kerime inanmamaktır. (Allahü teâlânın emirlerini yapana sevap verilir. Fakat, haram işleyenlere azâb yapılmaz. Kâfirler ve âsîler Mâzurdur. Bunlara suâl ve azâb yoktur. Çünkü, işleri yapan Allahü teâlâdır. Bunlar, mecbûrdurlar) diyorlar. Bu sözleri küfürdür. Allahü teâlâ, Sâffât sûresinin 24. âyetinde, (Onları hesap mahallinde durdurun! Hesap olunacaklardır) ve Hicr sûresinin 93. âyetinde, (Rabbin hakkı için, onların hepsine işlediklerini suâl ederiz) buyuruldu. Bu habîslerin îtikatları akla da uygun değildir. Elin titremesi başkadır. İsteyerek oynatması başkadır... 

Toplam Görüntülenme: 730

Yayın tarihi: Cuma, 14 Aralık 2012

Bunları okudunuz mu?