Büyük mutasavvıf Bostan Çelebi

Bostan Çelebi, mürşid-i kâmil olup, Allahü teâlânın nûru ile bakan bir zât idi... Bu mübareğin, hâl, hareket ve tavırlarında gizli mânâlar ve işâretler bulunduğu firâset sâhipleri ile halkın çoğu tarafından bilinirdi. Meselâ, av ile fazlaca ilgilenirse, talebelerinin çokluğuna; harp âletleriyle meşgûl olursa, ordunun cihâda çıkacağına; elbise ve sarıklarını sık sık değiştirseler, devlet kademelerinde tâyinler olacağına; giyinişlerinde değişiklik yapmayıp aynı elbiseleri uzun süreli giyseler, umûmî rahatlık ve ferahlığa; fazla ihsân ve bağışlarda bulunsalar, bolluk olacağına; tutumluluk gösterseler, kıtlık ve pahalılığa; sadaka vermekte gayret gösterseler, vebâ hastalığı çıkacağına işâret olurdu...

BASÎRET SAHİPLERİ BİLİRDİ...
Her bir tavrı ve hâli boş değildi ve bir mânâya işâretti. Bütün hareketleri ve davranışlarının gelecekte olacak işlere âit birer nümûne, örnek olduğunu basîret sâhipleri bilirdi. Bilhassa bâzı müşkillerine, meselelerine cevap bekleyenlerin onun söz ve hareketlerinden durumlarına göre cevap mâhiyetinde işâret aldıkları pek yaygındır.
Meselâ yolculuğa çıkmış birisi hakkında kötü bir haber duyulsa, doğru mu yalan mı bilinmese, fakat Bostan Çelebi; “Falanca şehirdedir, üzülme!” buyurursa, bu sözü o kimsenin hayatta olduğuna müjdedir. Susarsa, o haberin acı, kötü olduğuna yorumlanırdı...
Bostan Çelebi, 1631 (H.1040) senesinde Konya’da vefât etti. Kabri, Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî hazretlerinin türbesi içerisindedir.

“AHLÂKINIZI GÜZELLEŞTİRİN”
Uzun yıllar verdiği derslerle yüzlerce kıymetli talebe yetiştiren Bostan Çelebi, vefâtına yakın onlara şu nasîhatlerde bulundu:
“Halîfelerimize itâat ediniz. Onların himmetleri ile dedelerimizin bereketlerine kavuşmaya çalışınız. Onlar hakkında îtikâdınız ve inancınız temiz olsun. Muhâlefet edenlerin vesveselerinden sakınınız. Mesnevî’nin işâretlerini üstâddan, ehlinden öğreniniz. Vakitlerinizi Allahü teâlânın beğendiği şeyleri elde etmeye çalışmakla geçiriniz. Nefsin arzu ve isteklerinden sakınıp, ibâdetleri yerine getirmekte gevşeklikten sakınınız. Bunlardan geri durmayınız. Hallerinizi ve niyetlerinizi düzeltiniz. Ahlâkınızı güzelleştiriniz. Böylece kıyâmet günü pişmân olmak durumu ile karşı karşıya kalmazsınız.”

Toplam Görüntülenme: 1477

Yayın tarihi: Cuma, 22 Ağustos 2008

Bunları okudunuz mu?