Abdülkâdir-i Geylânî
Meşhurların Son Sözleri
Çarşamba, 15 Şubat 2006
Abdülkâdir-i Geylânî, evliyânın büyüklerindendir. İran’ın Geylân şehrinde 1078 (H.471)’de doğdu. Hem seyyid, hem şerîftir. (Hazret-i Hüseyin’in evladına seyyid, hazret-i Hasan’ınkine şerîf denir.) Gavs-ül-a’zam Abdülkâdir Geylânî hazretleri 1166 (H.561)’da Bağdad’da vefât etti. Türbesi Bağdad’dadır. Ziyâret edilmekde, feyz ve bereketlerine kavuşulmaktadır...
Abdülkâdir-i Geylânî hazretleri vefât edeceği sırada, oğullarına buyurdu ki:
-Yanımda sizden başkaları da vardır. Onlara yer açın. Onlara edebi gözetin. Burada büyük rahmet vardır. Onları sıkıştırmayın!
Seyyidet Nefîse
Meşhurların Son Sözleri
Salı, 14 Şubat 2006
Dünyâya düşkün olmaması, haramlardan çok sakınması, kerem ve cömertliği ile meşhûr hanım velîlerden. İsmi, Nefîse binti Hasan olup, hazret-i Ali’nin dördüncü göbekte torunudur. “Tâhire” ve “Kerîmet-üt-dâreyn” lakabları vardır. 762 (H.145) senesinde Mekke-i mükerremede doğdu. Annesi, Lübâne binti Abdullah bin Abbâs bin Abdülmuttalib’dir. 823 (H.208)’de Kâhire’de vefât etti...
Fudayl bin Iyâd
Meşhurların Son Sözleri
Pazartesi, 13 Şubat 2006
Evliyânın büyüklerinden Fudayl bin Iyâd hazretleri, önceleri Merv ve Ebyurd şehirleri arasında eşkıyâlık yapardı. Sahranın tenha bir yerinde çadırını kurar, eşkıyâ reisi olduğu için kendisi içerde otururdu. Ancak bir hadiseden sonra hem kendisine hem de beraberindekilere tövbe etmek nasip oldu. Aldığı malları fazlasıyla sahiplerine geri verdi. Herkes ile helâllaştı. Samimi tövbesi onu, Allahın sevgili kulları arasına soktu...
Molla Câmî
Meşhurların Son Sözleri
Pazar, 12 Şubat 2006
Abdurrahman bin Nizameddin Ahmed Nureddin-i Câmî, Şeyh-ul-İslam idi. Âlim, veliy-yi kâmil idi. 1414’te, İran’da Câm kasabasında doğup, 1492’de Afganistan’ın Herat şehrinde vefat etti. İmam-ı Muhammed Şeybani hazretlerinin soyundandır. Beş yaşında iken Muhammed Parisa hazretlerinin huzuruna götürülüp teveccühüne mazhar oldu. Ubeydullah hazretlerine yazdığı mektuplardan ikisi Reşehat’ta mevcuttur...
Sokollu Mehmet Paşa
Meşhurların Son Sözleri
Cuma, 10 Şubat 2006
Sokollu (Sokullu) Mehmet Paşa, Kanuni Sultan Süleyman Han’ın Veziriazamıdır. Ondan sonra da II. Selim Han’a Sadrazam oldu ve devlet idaresini tamamiyle eline aldı. Birçok seferlere Serdar-ı ekrem olarak katıldı ve hepsinde muzaffer oldu...
Sultan II. Selim Han’ın vefatından sonra tahta çıkan III. Murad devrinde de Sadrazam olarak hizmete devam eden Sokollu’nun, başarılarından dolayı çekemeyenleri de çoktu. Devamlı olarak aleyhinde entrikalar çeviriyorlardı. Bütün bunlara rağmen o;
-Devlet-i aliyyeyi nâehillere bırakmayacağız, diyordu...
Rumeli Fatihi Süleyman Paşa
Meşhurların Son Sözleri
Perşembe, 09 Şubat 2006
Şehzade Süleyman Paşa 1316 yılında doğdu. Osmanlılar zamanında Rumeli’ye ilk geçen kumandandır. İkinci Osmanlı hükümdarı Orhan Bey’in oğludur. Annesi Nilüfer Hatun’dur. Babası hükümdar iken Karesi Beyi idi. Amcası Alaeddin Paşa’nın ölümü üzerine onun yerine serdarlığa ve vezirliğe tayin edilmiştir.
1337’de Hacı İlbey, Evrenos ve Ece Beyler gibi umera ile ve sallarla askerini Anadolu yakasında Aydıncık civarından Rumeli tarafına geçirmiştir. Rumeli’de birçok toprak, kale ve kasaba almıştır...
Son İran Şahı Rıza Pehlevî
Meşhurların Son Sözleri
Çarşamba, 08 Şubat 2006
Şah Rıza Pehlevî, son İran Şahıdır. 1911 yılında Tahran’da dünyaya geldi. Tahsilini Avrupa ülkelerinde yaptı. 1941 yılında, İngiltere ve Rusya’nın baskılarına boyun eğerek tahtı bırakan babasının yerine Şah oldu...
Büyük ölçüde İngiliz egemenliği altında olan İran petrol endüstrisi devletleştirilmek istenince, İngiltere’nin boykot uygulama kararı sonrası İran büyük mali sorunlar yaşamış, içte meydana gelen huzursuzlukların büyük bir tepki hareketine dönüşme tehlikesi karşısında Şah, 1953 yılında ilk kez, kısa süreli de olsa sürgüne gitmek zorunda kalmıştı...
İmâm-ı Birgivi'nin Vasiyetnâmesi
Meşhurların Son Sözleri
Pazartesi, 06 Şubat 2006
İmâm-ı Birgivî hazretleri buyuruyor ki: Kardeşlerime, evlâdıma ve âhiret yolcularına vasiyetimdir ki; Allahü teâlânın emrettiği şeyleri yapınız. Kâzâya kalmış namazlarınızı kılınız, kalmış zekâtlarınızı veriniz. Oruçlarınızı tutunuz. Üzerinize farz oluyorsa hac yapınız. Her Müslümanın öğrenmesi farz-ı ayn olan ilmihâl bilgilerini öğreniniz. Âlimlerin sohbetine devam ediniz. Güvenilir ve sağlam âlimlerin fetvasıyla amel ediniz. Tegannî dinlemeyiniz...
Zünnûn-i Mısrî
Meşhurların Son Sözleri
Pazar, 05 Şubat 2006
Zünnûn-i Mısrî, Güney Mısır’ın Sudan’a yakın sınır bölgesinde yaşayan Nûbe kabîlesindendir. 772 (H.155) târihinde doğdu. 859 (H.245) târihinde Mısır’da vefât etti. Eshâb-ı kirâmdan Amr bin Âs hazretlerinin yanına defnedildi...
Zünnûn-i Mısrî hazretlerinin hocası, Mâlikî mezhebinin imâmı, Mâlik bin Enes hazretleridir. Muvattâ’yı bizzat kendisinden okudu ve fıkıh ilmini ondan öğrendi. Mânevî ilimleri Şeyh İsrâfil hazretlerinden öğrenip kemâle ulaştı. Fakat hâlini bilmeyen pekçok kimse, ona düşman oldu ve vefâtına kadar değerini anlayamadı...
Muhammed Kumul Efendi
Meşhurların Son Sözleri
Cuma, 03 Şubat 2006
Ahmed Yekdest hazretlerinin talebesi Muhammed Kumul Efendi de hocası gibi, büyük velîlerdendir. İstanbul’da doğdu. 1726 (H.1132) târihinde Başrûznâmeci iken İstanbul’da vefât etti...
Tahsîlini İstanbul’da yapan Muhammed Kumul Efendi, Devlet hizmetinde Hâcegân-ı Dîvân-ı Hümâyûn adı verilen memuriyete tâyin edildi. Bu sırada Mekke-i mükerremede Ahmed Yekdest Cüryânî hazretleriyle görüşüp, ondan tasavvuf ilmini öğrendi ve icâzet, diploma aldı. Ahmed Yekdest hazretleri kendisini çok sever ve İstanbul’a giden talebesiyle mektup gönderir, ona, Kumul Efendinin sohbetine gitmesini söylerdi...