Her hayırlı amel zikirdir...
Meşhurların Son Sözleri
Pazartesi, 21 Mart 2011
Abdülvehhâb Müttekî hazretleri Hindistan’da yetişen meşhûr velîlerdendir. Doğum târihi bilinmemektedir. 1592 (H.1000) senesinden sonra Mekke’de vefât etmiştir... Abdülvehhâb Müttekî, babasının ve annesinin vefâtından sonra küçük yaşta kendini ilme verdi...
Mücahede ve riyâzet!..
Meşhurların Son Sözleri
Pazar, 20 Mart 2011
Âdem-i Bennûrî hazretleri, Hindistan’ın büyük velîlerinden olup, seyyiddir. Doğum târihi bilinmemektedir. İmâm-ı Rabbânî hazretlerinin yüksek huzur ve sohbetlerinde yetişip icâzet almakla şereflendikten sonra Bennûr’a gitti. Vefat edeceği sene, Peygamber efendimizin ve Beytullah’ın aşkıyla yanmakta idi. Harameyn-i şerîfeyne, Mekke-i mükerreme ve Medîne-i münevvereye doğru yola çıktı...
Âdem-i Bennûrî hazretleri, hacdan sonra Medîne-i münevvereye gidince, Kabr-i Nebevî’yi ziyâretinde, Peygamber efendimiz onun selâmını aldı ve pek az kimseye nasîb olan müsâfeha etmek şerefine kavuştu. Ziyâretten sonra, memleketine dönmek üzere ayrılmak istediği zaman, Resûlullah efendimizden saâdet müjdesi aldı. Kendisine hitâben; “Ey oğlum! Sen benim yanımda kal!” buyuruldu. Bunun üzerine orada kaldı ve 1644 (H.1054) senesinde vefat etti.
Bu mübarek zat, vefatından evvel yanındaki talebelerine nasihat olarak buyurdu ki:
“Allahü teâlânın evliyâsı, yemek, içmek ve uyku ile, başkasının hakkında konuşmakla, birisine vurmakla bu makâma kavuşmadı. Ancak mücahede (nefsin istemediği şeyleri yapmak) ve riyâzet (nefsin arzularını yapmamak) çekmekle kavuştu...
Senin yüzünden bizi azarladılar!..
Meşhurların Son Sözleri
Cumartesi, 19 Mart 2011
Abdullah ibn-i Mübarek Hazretleri Te-be-i tâbiînin büyüklerindendir. 736 (H.118) yılında Merv’de doğdu. 797 (H.181) senesi bir gazâ dönüşü, Bağdâd yakınlarındaki Hît adlı yerde vefât etti. Türk asıllıdır...
Unutulmamak istiyorsan!..
Meşhurların Son Sözleri
Cuma, 18 Mart 2011
Ahmed Ayderûsî hazretleri büyük velîlerdendir. 1482 (H.887) senesi Yemen’de doğdu. 1516 (H.922) senesi Aden’de vefât etti. Âlim ve velî bir zât olan babasından okuyup icâzet, diploma aldı. Kalp ilimlerinde yükseldi. İnsanlara doğru yolu, Allahü teâlânın emir ve yasaklarını göstermekle meşgûl oldu...
Bu merhemi sizin için hazırladık!
Meşhurların Son Sözleri
Perşembe, 17 Mart 2011
Abdurrahmân Sâmi Efendi Anadolu velîlerindendir. 5 Mart 1878 (H.1296)’de Manisa’da doğdu. Babası Haremeyn vâlilerinden Âsım Efendidir. İlk tahsîline Saruhan’da başladı, İstanbul’da devam etti...
Kötürüm bir oğlum var!..
Meşhurların Son Sözleri
Çarşamba, 16 Mart 2011
Abdullah Kassâr hazretleri, hicrî onuncu asrın sonlarında Horasan’da yaşamış velîlerdendir. Doğum ve vefât târihleri belli değildir. Kendisi bizzat şahit olduğu hadiseyi şöyle anlatmıştır:
Onu, iple buraya çektik!..
Meşhurların Son Sözleri
Salı, 15 Mart 2011
Sûfî İlahyâr (Allahyâr) hazretleri Özbek Türklerinden olup, Buhârâlıdır. 1633 (H.1043) senesinde Kette Kurgan’da doğmuştur. 1723 (H.1135) yılında Rahşvâr adlı köyde vefât etti. Allahü teâlânın yolunu anlatan güzel şiirleri ile meşhûr oldu. Bir ara Buhârâ Hânlığı’nda tamgacı yâni gümrük idâresi reîsliğinde bulundu...
En lüzumlu olan şey!.
Meşhurların Son Sözleri
Pazartesi, 14 Mart 2011
Ahmed Âsım Antâkî, evliyânın meşhûrlarındandır. Antakya’da doğdu. Doğum târihi bilinmemektedir. Âilesi Antakya eşrâfından îtibâr edilen kimselerdi. 853 (H.239) senesinde vefât etti...
Âlimin kıymeti ve şerefi...
Meşhurların Son Sözleri
Pazar, 13 Mart 2011
Abdullah Efendi, 1733 (H. 1146) senesinde Ahıska’da dünyâya geldi. Ahıska şimdi Gürcistan’da olup, o zamanlar Osmanlı memleketi idi... Erzurum, Şam ve Kahire’de Tahsîlini tamamladıktan sonra, 1761 senesinde İstanbul’a geldi. Bir taraftan öğrendiği yüksek ilimleri öğretmeye, bir taraftan da kıymetli ve faydalı eserler telif etmeye başladı...
Ahıskalı Abdullah Efendi derslerinde şöyle buyururdu:
En güzel nasîhatçı!..
Meşhurların Son Sözleri
Cumartesi, 12 Mart 2011
Abdüsselâm bin Meşîş hazretleri Fas evliyâsından olup, Şaziliyye yolunun kurucusu Ebü’l-Hasan Şâzilî’nin hocasıdır. Hazret-i Hasan’ın soyundan olduğu için “Şerif”tir ve kendisine “Hasenî” de denilmiştir...