Mısırlı velî Ali Şevnî

Meşhurların Son Sözleri

Çarşamba, 22 Haziran 2011

Ali Şevnî hazretleri, Mısır velîlerinden olup Abdülvehhâb-ı Şa’rânî hazretlerinin hocalarındandır. 1537 (H.944) senesinde Kâhire’de vefât etti. Kâdiriyye Medresesinin kapısında bulunan Kubbe-i mücâvereye defnedildi... 
Vefâtından sonra Abdülvehhâb-ı Şa’rânî rüyâsında Ali Şevnî’yi gördü. Kabri çok genişti. Üzerinde ipekten yeşil bir yorgan vardı. İki buçuk sene sonra tekrar rüyâsında gördü. Ona; “Beni ört, çünkü çıplağım!” dedi. O gece oğlu vefât etti. Oğlunu Ali Şevnî’nin yanına defnettiler. Defin esnâsında Nûreddîn Şevnî’nin kabrinin bir kısmı açılmıştı. Ali Şevnî’nin bedeninin, toprak üzerinde çıplak durduğunu gördü. Kefeni çürümüştü. Fakat bedeni, nasıl defnedilmişse o hâlde duruyordu. Hâlâ sırtından kan damlıyordu. Onun üzerini bir bez ile örttüler...

Devamını oku...

Hacı Bayram-ı Velî ve Akbıyık Sultan

Meşhurların Son Sözleri

Salı, 21 Haziran 2011

Akbıyık Sultan, İkinci Murâd Han ve Fâtih Sultan Mehmed devrinde yaşayan büyük velîlerdendir. Hacı Bayram-ı Velî hazretlerinin sohbetinde yetişti. Onun feyz ve bereketi ile kemâle erişti. 

Devamını oku...

Cerrahzâde Muslihiddîn Efendi

Meşhurların Son Sözleri

Pazartesi, 20 Haziran 2011

Cerrahzâde Muslihiddîn Efendi, Osmanlı âlimlerinden ve meşhûr velîlerdendir. 1495 (H.901)’de Edirne’de doğdu. 1575 (H.983) senesinde vefât etti. Kabri, Edirne’de Şeyh Şücâeddîn Dergâhı bahçesindedir...

Devamını oku...

Celâleddîn Ebû Yezîd Pürânî

Meşhurların Son Sözleri

Pazar, 19 Haziran 2011

Celâleddîn Ebû Yezîd Pürânî hazretleri, Horasan evliyasındandır. 1457 (H.862) senesinde vefât etti. Kabri Püran’dadır. Önce din ilimlerini öğrenip, bu hususta yetişti. Tasavvufta kemâle erip, üstün hâllere kavuştu. Zâhirüddîn Halvetî’nin sohbetlerinde bulundu.

Devamını oku...

Endülüslü velî: Bekâ bin Mahled

Meşhurların Son Sözleri

Cumartesi, 18 Haziran 2011


Bekâ bin Mahled hazretleri, Endülüs’te yetişen velîlerdendir. Hayâtı hakkında fazla bir bilgi yoktur. Zamânın âlimlerinden ilim tahsîl etti. Tasavvuf, hadîs ve tefsîr ilimlerinde söz sâhibi oldu. 986 (H.376) senesinde vefât etti.

Devamını oku...

Ali Yeşrûtî hazretleri

Meşhurların Son Sözleri

Cuma, 17 Haziran 2011

Ali Yeşrûtî hazretleri Şam’daki evliyânın büyüklerindendir. Çok kimse onun sebebiyle hak yolu bulup hidâyete kavuştu. 1897 (H.1315) senesinde (günümüzde İsrail’de bulunan) Akka’da vefât etti. Dergâhı bahçesine defnedildi...

Devamını oku...

Ahmed bin Zeyd hazretleri

Meşhurların Son Sözleri

Perşembe, 16 Haziran 2011

Ahmed bin Zeyd hazretleri, Yemenli Şâfiî mezhebi fıkıh âlimi ve evliyadandır. 1390 (H.793) senesinde bid’at ehli tarafından şehîd edildi...
Ahmed bin Zeyd, yaşayışı ile çevresindeki insanlara tam bir örnek idi. Bütün işi ve maksadı Eshâb-ı kirâmın Peygamber efendimizden naklen bildirdiği îmân ve ibâdet bilgilerini, Ehl-i sünnet îtikâdını yaymak, insanlara anlatıp öğretmek idi. Din ile alâkası olmayan iş ve davranışların, bid’atlerin dîne sokulmaması için çok gayret gösterirdi... 

Devamını oku...

Muhammed Dehlevî hazretleri

Meşhurların Son Sözleri

Çarşamba, 15 Haziran 2011

Muhammed Dehlevî hazretleri Hindistan’da yetişen Çeştiyye evliyâsının büyüklerindendir. Aslen Mekkeli olup seyyiddir. Dedeleri Mekke-i mükerreme şerîflerinden idi. Oradan Delhi’ye göç ederek Serhend’e yerleştiler. Muhammed Dehlevî hazretleri, Delhi şehrinde yaşayıp yetişti. Çerâğ-ı Dehlevî Nasîruddîn Mahmûd’un sohbetlerinde kemâle geldi. Bu zâtın en büyük talebelerinden ve halîfelerinden oldu. Zâhirî ve bâtınî ilimlerde yüksek derecelere kavuştu. Seyyid Muhammed Dehlevî 1486 (H.891) senesinde Delhi’de vefât etti. Vefâtında yüz yaşını geçmiş idi. Serhend’de bulunan türbesi tanınıp ziyâret edilmektedir.

Devamını oku...

Cârullah Veliyyüddîn Efendi

Meşhurların Son Sözleri

Salı, 14 Haziran 2011

Cârullah Veliyyüddîn Efendi, Hanefî mezhebi fıkıh âlimidir. 1659 (H.1069) senesinde -bugün Yunanistan sınırları dâhilinde bulunan- Yenişehir’de doğdu. 1738 (H.1151) senesinde İstanbul’da vefât etti... 

Devamını oku...

Câfer-i Sâdık hazretleri

Meşhurların Son Sözleri

Pazartesi, 13 Haziran 2011

Câfer-i Sâdık hazretleri, “Oniki İmâm”ın altıncısı ve Hazret-i Ali’nin torunlarındandır. Tâbiîn devrinin yükseklerinden ve evliyânın büyüklerinden olup, tasavvufta büyük rehberlerden olan ve kendilerine “Silsile-i aliyye” denilen Nakşibendiyye yolu âlimlerinin dördüncüsüdür.
Bu mübarek zata bir gün; “Allahü teâlâ, fâizi niçin haram kılmıştır?” diye sordular. Buyurdu ki: “İnsanların birbirine iyilik yapmaları, ihsânda bulunmaları için, Allahü teâlâ onu haram etti. Fâiz haram olmasaydı, birbirine karşılıksız iyilik yapan kalmazdı. Yapılan her iyiliğin karşılığı olarak dünyâda menfaat bekleyen çok olurdu.”

Devamını oku...