Bu sayfayı yazdır

Beni sâdık bir dost olarak bulacaksın

Ebû Abdullah Zeyleî hazretleri evliyânın büyüklerindendir. 787 (m. 1385)’de vefât etti. Sohbetlerinde buyurdu ki:

Ebû Hüreyre “radıyallahü anh” buyurdu ki: (Kur’ân okunan eve, bereket, iyilik gelir. Melekler oraya toplanır. Şeytânlar oradan kaçar.) Kur’ân-ı kerîmi dinlemek de çok sevaptır. Hadîs-i şerîfte, (İnsanın dinlediği bir âyet, kıyâmetde kendine nûr olur) buyuruldu.
Devamlı Kur’ân-ı kerîm okuyan mümine ölüm gelince, Kur’ân-ı kerîm onun yanına gelir ve baş ucunda durur. Bu sırada o yıkanmaktadır. Yıkanma işi bittikten sonra, göğsü ile kefeni arasına girer. Kabrine konduğu zaman, ona Münker ve Nekîr ismindeki iki suâl meleği gelir. O zaman Kur’ân-ı kerîm, meyyitin göğsü ile kefeni arasından çıkıp, meyyit ile Münker ve Nekîr isimli meleklerin arasına girer. Münker ve Nekîr, Kur’ân-ı kerîme; “Sen önümüzden çekil, biz ona suâl soracağız” derler. O zaman Kur’ân-ı kerîm onlara; “Vallahi ben ondan ayrılmam. Eğer onun hakkında bir şey ile emrolundu iseniz, siz bilirsiniz” der. Sonra meyyite bakar ve; “Beni tanıyor musun?” diye sorar. Meyyit; “Hayır” cevâbını verince, Kur’ân-ı kerîm ona; “Ben senin, okumak için gecelerini uykusuz, gündüzlerini susuz geçirdiğin, şehvetlerine uymadığın, gözlerini başka şeye bakmaktan, kulaklarını başka şeyleri dinlemekten menettiğin Kur’ân-ı kerîmim. Beni sâdık bir dost olarak bulacaksın. Seni müjdelerim. Sana Münker ve Nekîrin suâlinden sonra, artık bir düşünce ve hüzün yoktur” der.
Sonra Münker ve Nekîr isimli melekler meyyitin yanından çıkar. Kur’ân-ı kerîm ise, Rabbinin huzûruna varır. Allahü teâlâdan, döşek ve yaygı diler. Allahü teâlâ, Cennetten döşek, yaygı, kandil ve yasemin verilmesini emreder. Onları bin tane melek taşır. Kur’ân-ı kerîm, o meleklerden önce meyyitin yanına gelir. Ona; “Benden sonra yalnızlık duydun mu? Ben Rabbimin huzûrunda idim. Rabbim senin için Cennetten döşek, yaygı, bir kandil ve yasemin verilmesini emir buyurdu” der. Bu sırada melekler, onun yanına girerler. Getirdikleri döşeği altına sererler. Yaygıyı ayaklarının altına, yasemini de göğsünün üstüne koyarlar. Kandili de meyyitin sağ tarafına koyarlar. Kabri, Allahü teâlânın dilediği kadar genişletilir.”

Toplam Görüntülenme: 605

Yayın tarihi: Cumartesi, 28 Aralık 2019