Bu sayfayı yazdır

Müslüman kardeşinin ihtiyacını gidermek

Hayseme bin Süleyman hazretleri hadis hafızıdır. 250 (m. 864)’de Lübnan’da Trablus'ta doğ­du. İlk tahsilinden sonra hadis öğrenmek için Hicaz, Irak, Yemen, Halep, Bağdat, Medâin, Nîşâbur gibi ilim merkezlerini dolaştı. Daha sonra Trablus büyük camisinde hadis dersi vermeye başladı. 343'te (m. 955) Trablus'ta vefat etti. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Zeyd bin Hâlid’in (radıyallahü anh) rivâyet ettiği hadîs-i şerîfte, Resûlullah efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdu ki: “Kul, Müslüman kardeşinin ihtiyacını gidermeye devam ettiği müddetçe, Allahü teâlâ da onun ihtiyacını giderir.”
Bir zât “Ey Ebüdderdâ! Sana herhangi bir maddî ihtiyâç için gelmedim. Fakat Medîne-i münevvereden buraya kadar senin Resûlullah efendimizden bildirdiğin bir hadîs-i şerîfi öğrenmek için geldim” dedi. Bunun üzerine Ebüdderdâ (radıyallahü anh), Resûlullah efendimizden duydum. Buyurdu ki: “İlim elde etmek için yola çıkan kimse, Cennet yollarından bir yola girmiş olur. Melekler, ilim elde etmek için yola çıkan kimseden hoşnut oldukları için kanatlarını gererler. Göklerde ve yerde bulunanlar, suyun içindeki balıklar, âlim için Allahü teâlâdan mağfiret dilerler.”
Ebû Seleme (radıyallahü anh) bildirdi. Peygamber efendimiz buyurdu: “Kıyâmet günü her göz ağlayacaktır. Fakat, Allahü teâlânın haram kıldıklarına bakmayan, Allah için uykusuz kalan, Allah korkusundan ağlayan gözler, ağlamayacaktır.”
Ebû Hüreyre (radıyallahü anh) rivâyet etti: Resûl-i ekrem efendimiz buyurdu ki: “Allahü teâlâ, kıyâmet günü üç kimse ile konuşmayacak, hepsine çok acı azap yapacaktır. Zinâ eden ihtiyâr, yalan söyleyen hükûmet reîsi ve kibirli olan fakir.”
Ebû Hüreyre (radıyallahü anh) haber veriyor. Resûlullah efendimizin yanına biri geldi. “Ensârdan bir kız ile evlenmek istiyorum” dedi. Resûl-i ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) ona; “Kızı (bir kere) gör! Çünkü, Ensâr kabilesinin gözlerinde bir şey vardır” buyurdu.
Ebüdderdâ’nın (radıyallahü anh) rivâyet ettiği hadîs-i şerîfte: “Kişi evinden çıkıp bir hasta kardeşini ziyâret ettiği zaman, Allahü teâlânın rahmetine dalar. Hasta bir kardeşinin yanında oturunca, Allahü teâlânın rahmeti onu kaplar” buyuruldu.
Muâz bin Cebel’den (radıyallahü anh) şu hadîs-i şerîfi rivâyet etmiştir: “Rabbim putlara ibadeti menettikten sonra, şarap içmeyi ve insanlarla münâkaşa etmeyi de menetti.”

Toplam Görüntülenme: 943

Yayın tarihi: Salı, 08 Ağustos 2017