Bu sayfayı yazdır

İlmi olmadan fetvâ verenler

Ebû Bekr Atîk Sementârî hazretleri Hadîs, tasavvuf, târih ve fıkıh âlimidir. Akdeniz’de Sakliyye (Sicilya) adasında bir köy olan Sementâr’da (Cementare) doğdu. 464 (m. 1071) yılında vefât etti. “Menâkıb-i İmâm-ı a’zam” kitabında buyurdu ki:

Biz, İmâm-ı a'zam hazretlerini sever, mezhebine tâbi oluruz. Bunun sebebi sorulursa, şöyle cevap veririz: “Hanefî mezhebi, mezheplerin en ilki, en kuvvetlisi, en ince olanı, en vecîz, en geniş, en emniyetli, en kolay, en şerefli olanı olup, en açık mezheptir. Çünkü kitaba (Kur’ân-ı kerîme) ve sünnete en uygun, Selef-i sâlihînin hepsine ve Eshâb-ı kirâma tâbiiyyeti en güzel olandır. Hanefî mezhebini takdim ettim. Çünkü Selef-i sâlihînin (önce gelen âlimler) yoluna en uygun olan, halef (sonra gelen) âlimlerce ençok tercih edilen, âlimleri ençok bilinen, cevapları en kesin olan, temelleri en sağlam olan, kıyâsı en kuvvetli olan mezheptir... Bu sayılan üstünlükleri anlamak, akıl sahipleri için zor değildir. Çünkü Resûlullah efendimize (sallallahü aleyhi ve sellem) indirdiği İslâm dînini koruyacağını Allahü teâlâ vadetmiş, Hicr sûresi dokuzuncu âyet-i kerîmesinde meâlen; 
“Hiç şüphe yok ki, Kur’ân-ı kerîmi biz indirdik ve muhakkak ki, onu tahrif ile tebdilden (değişikliğe uğramaktan) biz koruyacağız” buyurmuştur.
Fıkıh usûl ve kaidelerini ilk ortaya koyan İmâm-ı a'zam Ebû Hanîfe efendimizdir. Onda önce Tâbiîn-i ızâm’dan (radıyallahü anhüm) hiç kimse fıkıh, usûl ve fürû’u üzerinde onun gibi durmamış, fıkıh ilmini kısımlara ayırıp düzenli bir şekilde kitaplara geçirtmemiştir. Ondan öncekiler, bu konuda hâfızalarına ve anlayışlarına itimat etmişler ve ilim hazînesi olarak kitapları değil, kalblerini görmüşlerdi. O mübârek insanların son zamanlarına yetişen Ebû Hanîfe, önce gelenlerin yaydığı sağlam ve güzel ilmi, sonra gelenlerin zayi etmelerinden korktu, ilmin kaidelerini koyup, tedvin ve tasnifini yaptı. O, Allahü teâlânın insanlara bir lütfu idi. Nitekim Resûlullah efendimiz bir hadîs-i şerîfinde; 
“Allahü teâlâ, ilmi (yeryüzünden) çekip alarak kaldırmaz. Ancak, âlimlerin ölümleriyle insanlar arasından ilmi çeker alır. (Yeryüzünde) câhil reisleri bırakır. Bunlar, ilimsiz olarak fetvâ verirler. Böylece hem kendileri saparlar, hem de başkalarını saptırırlar” buyurdu.

Toplam Görüntülenme: 1003

Yayın tarihi: Cuma, 24 Şubat 2017