Bu sayfayı yazdır

Ahmed Gülâbâdî

Ahmed Gülâbâdî rahmetullahi aleyh, hadîs âlimlerindendir. Gülâbâd, Buhârâ şehrinin bir mahallesidir. 323 (m. 935) senesinde Buhârâ'da doğdu. 397 (m. 1008) senesinde vefât etti. Buyurdu ki: 

Resûlullah efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdu ki: "Kıyâmet günü Allahü teâlâ âbidlere (çok ibâdet edenlere), mücâhidlere (cihad edenlere), 'Cennete giriniz' buyurur. Âlimler derler ki, 'Yâ Rabbî! Bizim ilmimizle onlar ibâdet ve cihâd ettiler.' Bunun üzerine Allahü teâlâ onlara buyurur ki: 'Benim indimde siz, melekler gibisiniz. Şefaat ediniz.' Onlar da şefaat edecekler, sonra Cennete gireceklerdir." 

Resûlullah efendimiz, Hazreti Ali'ye buyurdu ki: "Yâ Ali! Ya âlim ol! Ya ilim talebesi ol! Ya da âlimi dinleyen ol! Dördüncüsü olma, helak olursun." Hazreti Ali! "Yâ Resûlallah! Dördüncüsü kimlerdir?" diye suâl edince; "Bilmeyenler, öğrenmeyenler, din ve dünyâ işlerini âlimlere sormayanlardır. Onlar muhakkak helak olacaklardır" buyurdular. (Resûlullah efendimiz, bu sözü üç defa tekrar ettiler.) 

Başka bir hadîs-i şerîfte buyuruldu ki: "Dinde, Allahü teâlâya ibâdet yönünden fıkıhtan daha efdal bir şey olmadı. Bir fakîh (fıkıh âlimi), şeytana karşı bin âbidden daha kuvvetlidir." 

Başka bir hadîs-i şerîfte de buyuruldu ki: "Her şeyin bir direği vardır. Dînin direği de fıkıhtır." "Âlim ve ilim öğrenen, sevâbda birdir, insanlar ya âlimdir. Ya da müteallimdir (ilim öğrenendir). Bunlardan başkasında hayır yoktur." 

Hadîs-i şerîflerde buyuruldu ki: "İnsanlar, öldüğü hâl üzere dirilecektir. Âlim, âlim olarak, câhil, câhil olarak dirilecektir." "Âlimler, peygamberlerin vârisleridir. Peygamberler, dirhem ve dinar miras bırakmadılar. Onlar, ancak ilmi miras bıraktılar. Kim ilim alırsa bol nasîbe kavuşmuştur." "Allahü teâlânın Cehennemden azâd ettiği kimseleri görmek istiyenler, ilim taleb edenlere baksın. Muhammed'in (aleyhisselâm) nefsi, yed-i kudretinde olan Allahü teâlâya yemîn ederim ki, âlimin kapısına gidip gelen talebenin her adımına, Allahü teâlâ bir senelik ibadet (sevâbı) yazar ve her adımı için Cennette bir şehir bina ettirir. Yeryüzünde yürüdüğünde, yeryüzü, onun için istiğfarda bulunur. Akşam ve sabah mağfiret olunur." "Allah rızâsı için ilim öğrenen kimse, gündüzleri sâim (oruçlu), geceleri kâim (gece namazı kılan kimse) gibidir. Kişinin ilimden bir bâb (bir mes'ele) öğrenmesi, o kimsenin Ebû Kubeys dağı kadar altını olup, onu Allah yolunda harcamasından daha hayırlıdır." 

Toplam Görüntülenme: 888

Yayın tarihi: Perşembe, 07 Şubat 2013