Bu sayfayı yazdır

Abdülmü'min Dimyâtî

Abdülmü'min Dimyâtî rahmetullahi aleyh, fıkıh ve hadîs âlimidir. 613 (m. 1217) senesinde Mısır'da Dimyat'ta doğdu. 705 (m. 1306) senesinde Kâhire'de vefât etti. "Kitâb-ül-metcer-ur-râbih fî sevâb-i amel-is-sâlih" adlı eserinde; münâkaşayı terk etmenin sevâbı hakkındaki hadîs-i şerîflerde buyuruldu ki:

"Kim, haksız olduğu hâlde münâkaşayı terk ederse, onun için Cennet bahçelerinde ev yapılır. Kim de haklı olduğu hâlde münâkaşayı terk ederse, onun için Cennetin ortasında bir ev yapılır." "Ahlâkını güzelleştirene Cennetin en yüksek yerinde bir ev yapılır." "Münâkaşayı bırakın. Çünkü ben; bahçesinde, ortasında ve en yükseğinde olmak üzere, haklı olduğu hâlde münâkaşayı terk eden kimse için üç ev biliyorum. Münâkaşayı terk edin. Çünkü Rabbimin beni putlara tapmaktan sonra ilk nehyettiği şey münâkaşadır." "Kimse ile mücâdele etmeyen, haklı olsa bile, dili ile kimseyi incitmeyen Müslümanın, Cennete gireceğine size söz veriyorum. Şaka yapmak için ve yanındakileri güldürmek için de olsa yalan söylemeyenin, Cennete gireceğini size söz veriyorum. İyi huylu olanın, Cennetin yüksek derecelerine kavuşacağını size söz veriyorum." 

"Allahü teâlânın onunla hatâları mahvedip dereceleri yükselttiği şeyi size bildireyim mi? Şiddet ve melâlet anlarında, âdabına riâyet ederek güzelce abdest almak, câmilere gitmek ve bir namazı kıldıktan sonra diğer namaz vaktini beklemektir. (Sonra üç defa) İşte bu ribâttır." Hadîs-i şerîfin şerhi: Burada, "Şiddet ve melâlet anlamından murâd; şiddetli soğuk, sahibini, hareketten alıkoyan hastalık ve insanın abdest almasını zorlaştıran daha başka hâllerdir. Hadîs-i şerîfte bildirilen amellere devam eden kimse, Allahü teâlâdan; günahlarının af ve mağfiret edilmesini, sevâblarının arttırılmasını ve Cennete konulmasını ümit edip beklediği için, Resûlullah efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem), bu kimseyi düşmana karşı nöbet (ribât) tutan ve nöbet tutarken şehîd olmayı bekleyen kimseye benzetmiştir. 

Misvak hakkında: Resûlullah efendimiz buyurdu ki: "Misvak kullanınız. Çünkü misvak ağzı temizler, Allahü teâlânın rızâsını kazandırır. Cebrâil bana misvakı öyle tavsiye etti ki, bana ve ümmetime misvakın farz olmasından korktum." "Şayet ümmetime zor gelmeyeceğini bilseydim, her namaz için misvak kullanmalarını emrederdim." "Ağız misvâklanmış olarak kılınan iki rek'at, misvâklanmadan kılınan yetmiş rek'atten daha üstündür." 

Toplam Görüntülenme: 823

Yayın tarihi: Cumartesi, 19 Ocak 2013