Bu sayfayı yazdır

Haşim bin Utbe (radıyallahü anh)

Ebu Hâşim İbn-i Utbe, Eshab-ı kiramın büyüklerindendir. Hazret-i Ömer devrinde Sa’d bin Ebî Vakkas, Kadisiye Meydan Muharebesinde Rüstem kumandasındaki 100.000 kişilik İran ordusunu bozguna uğrattıktan sonra (637) Medâyin’e girdi. İran Kisrâsı Yezd-i Cürd yanına alabildiği hazineleriyle Hulvan’a giderken Celûlâ’ya uğradı. Burada askerlerini toplayan Yezd-i Cürd, Mihrân ismindeki kumandanı buraya tâyin edip, kendisi Hulvan’a gitti...
Gelen yardımlarla birlikte 100.000’i geçen İran askeri, Müslümanları bekliyordu. Bu sırada Sa’d bin Ebî Vakkâs (radıyallahu anh) hazretleri, durumu hazret-i Ömer’e (radıyallahu anh) bildirdi. Halîfeden gelen mektupta şöyle buyuruyordu: 
“Ey Sa’d! Şunu iyi bil ki, Allahü teâlâ vaadini gerçekleştirecektir. Haşim bin Utbe’ye Ensâr ve Muhâcirden iki bin, diğerlerinden on bin asker vererek Celûlâ’ya gönder. Öncü kuvvetlerin başına Ka’kâ’a bin Amr’ı tâyin et. Allahü teâlâ zafer ihsân ederse Ka’kâ’a’yı, Sevâd bölgesi ile dağlık bölge arasında görevlendir...”

DÜŞMANI BOZGUNA UĞRATTI
Bunun üzerine Hâşim bin Utbe, askerlerinin başında İranlıların üzerine yürüdü. Tekbir sadâları ile Celûlâ’ya ulaştılar. Göğüs göğüse kanlı bir çarpışma oldu. Düşman bozguna uğradı. Ebu Hâşim İbn-i Utbe ve askerleri, kısa sürede kaleyi Farslılardan temizleyerek burçlara İslâm sancağını diktiler. 
Ebu Hâşim İbn-i Utbe daha sonra diğer gazalarda da büyük kahramanlıklar gösterdi. Bunlardan elde ettiği ganimetlerle çok zengin oldu...
Bir gün, Hazret-i Muâviye Ebu Hâşim İbn-i Utbe’ye uğradı. Ebu Hâşim hastaydı. Yanına varınca ağlar buldu. Aralarında şu konuşma geçti:
-Ey Ebu Hâşim niye ağlıyorsun? Dayanamadığın bir ağrı veya dünyaya karşı bir hırs mı seni böyle ağlatıyor? 
-Hayır, asla bu sebeplerle ağlamıyorum. Ne var ki, Resûlullah (aleyhissalâtü vesselâm) bizden bir söz almıştı, onu tutamadım, bu sebeple ağlıyorum.
-Neydi o söz?
-Ben, Resûlullah efendimizi şöyle söylerken dinlemiştim: (Sizden birine, dünyalık olarak bir hizmetçi ve Allah yolunda cihadda kullanacağı bir binek edinecek kadar mal toplaması yeterlidir.) Halbuki bugün ben kendimi bundan daha çok mal toplamış görüyorum... 
Bunları söyledikten kısa bir müddet sonra ruhunu teslim etti...

Toplam Görüntülenme: 1691

Yayın tarihi: Cumartesi, 30 Ocak 2010