Bu sayfayı yazdır

Dırar ibni Ezver radıyallahü anh

Dı­rar ib­ni Ez­ver ra­dı­yal­la­hü anh Ese­do­ğul­la­rı­nın en zen­gin­le­rin­den­di. Ba­ba­sı “eğ­ri bo­yun­lu” an­la­mı­na ge­len Ez­ver la­ka­bıy­la ta­nın­dı­ğı için o da Dı­rar ib­ni Ez­ver di­ye şöh­ret bul­du. Asıl adı Dı­rar ib­ni Ma­lik ib­ni Evs el-Ese­di’dir. 630 m. se­ne­sin­de ka­bi­le­sin­den bir he­yet­le Me­di­ne’ye gel­di. Re­su­lul­lah sal­lal­la­hü aley­hi ve­sel­lem efen­di­mi­zin hu­zu­run­da “La­miy­ye” ka­si­de­si­ni oku­du.

“KÂR­LI BİR ALIŞ­VE­RİŞ YAP­TIN”
Bu ka­si­de­de o, iç­ki, ku­mar, eğ­len­ce gi­bi zevk­le­ri bı­rak­tı­ğı­nı, ai­le­si­ni ve bü­tün ser­ve­ti­ni terk ede­rek müş­rik­le­re kar­şı sa­vaş­ma­ya gel­di­ği­ni ve bu alış­ve­riş­te za­rar­lı çık­ma­ya­ca­ğı­nı ümit et­ti­ği­ni ifa­de et­ti...
Sev­gi­li Pey­gam­be­ri­miz de ka­si­de­yi din­le­dik­ten son­ra ona “Kâr­lı bir alış­ve­riş yap­tın Ey Dı­rar!” bu­yur­du. O da Ke­li­me-i şe­ha­det ge­ti­re­rek İs­lam’la şe­ref­len­di.
Sev­gi­li Pey­gam­be­ri­miz, haz­re­ti Dı­rar’ı çe­şit­li ka­bi­le­le­re el­çi ola­rak gön­der­di. Ken­di ka­bi­le­si Ese­do­ğul­la­rın­da çı­kan Tu­ley­ha İb­ni Hu­vey­lid di­ye bi­ri­nin pey­gam­ber­lik id­di­asın­da bu­lun­ma­sı üze­ri­ne onu, Be­ni Esed yö­ne­ti­ci­le­ri­ni ya­kın­dan gö­zet­le­mek­le gö­rev­len­dir­di. Dı­rar bu yö­ne­ti­ci­le­rin Tu­ley­ha’nın gü­cün­den kork­tuk­la­rı­nı gör­dü ve ona kar­şı ha­re­ke­te ge­çe­rek ka­bi­le­de­ki Müs­lü­man­la­rı bir ara­ya top­la­dı. Fa­kat bu sı­ra­da Re­su­lul­lah efen­di­mi­zin dar-ı be­ka­ya ir­ti­hal­le­ri ha­be­ri gel­di. Bu­nun üze­ri­ne o, Müs­lü­man yö­ne­ti­ci­ler­le bir­lik­te Me­di­ne-i Mü­nev­ve­re’ye dön­dü.
Dı­rar haz­ret­le­ri, çe­şit­li böl­ge­le­rin fet­hi sı­ra­sın­da Ha­lid bin Ve­lid ra­dı­yal­la­hü an­hın em­rin­de­ki or­du­da yer al­dı. Te­mi­mo­ğul­la­rı üze­ri­ne gön­de­ri­len bir­lik­ler­den bi­ri­ne ku­man­dan­lık yap­tı. Ze­kat top­lan­ma­sı­na kar­şı çı­kan Ma­lik İb­ni Nu­vey­re ve adam­la­rıy­la çar­pış­tı. Hep­si­ni esir ala­rak Ha­lid İb­ni Ve­lid’e tes­lim et­ti.

İKİ DE­FA ESİR DÜŞ­TÜ!..
Haz­re­ti Dı­rar; Ka­di­si­ye, Hi­re, Yer­mük, Şam ve Ha­lep’in fet­hin­de bu­lun­du. Ye­ma­me’de bü­yük kah­ra­man­lık­lar gös­ter­di. Şam ci­va­rın­da de­vam eden mu­ha­re­be­ler­de 100 ki­şi­lik ke­şif ko­lun­da düş­man kuv­vet­le­ri­ne ya­ka­la­na­rak esir düş­tü. Fa­kat ar­ka­daş­la­rı­nın şid­det­li hü­cum­la­rıy­la kı­sa müd­det­te kur­tul­du. İkin­ci de­fa esir düş­tü. Bu se­fer ba­şın­dan çok acık­lı sah­ne­ler geç­di. Tür­lü iş­ken­ce­le­re ma­ruz kal­dı. Kı­lıç dar­be­le­ri ara­sın­da kan re­van için­de bay­gın ola­rak ye­re yı­kıl­dı ama da­va­sın­dan zer­re mik­tar ta­viz ver­me­di. Onun esa­ret al­tın­da çek­ti­ği iş­ken­ce tüy­ler ür­per­tir. Gös­ter­di­ği yi­ğit­lik de gö­ğüs ka­bar­tır. Na­sıl yi­ğit­lik­ler gös­ter­miş, in­şal­lah onu da ya­rın an­la­ta­lım...

Toplam Görüntülenme: 1482

Yayın tarihi: Cuma, 26 Aralık 2008