Bu sayfayı yazdır

Bizans imparatorunu hayran bırakan iman

Abdullah bin Huzâfe es-Sehmî ve seksen kadar arkadaşı Bizanslılara esir düşmüştür... Onlara bizzat imparator tarafından dinlerinden dönmesi için çok baskı yapılır. Bilhassa Abdullah bin Huzâfe’ye... Ancak o, böyle bir dönekliği kesinlikle reddeder. Tâgiye (imparator), İslâm dininden dönüp Hıristiyanlığı kabul etmezse kazanda yakacağını söyler. O yine dönmeye yanaşmaz...

KIZGIN YAĞ DOLU KAZAN!..
İmparator emreder. Bir kazanın içine zeytinyağı doldurulur. Altı yakılır ve diğer esir Müslümanlardan birisi getirilir. Dönme teklifi yapılır. O mücahid onlara gülerek;
“Şimdi, şehidlere vaat edilen Cennet köşklerini görüyorum. Keşke daha çok canım olsaydı da, daha çok köşklere kavuşsaydım” der ve hemen kaynayan kazana atılır.
Hazreti Abdullah’a da aynı teklif yapılır. O da “Hayır” deyince kazana atılması emredilir. Götürülürken hıçkırıklarını tutamaz, ağlar. İmparator onun böyle ağladığını görünce; “Onu getirin” der. Hazreti Abdullah imparatorun önüne getirilince, tarihe geçen şu sözleri söyler:
“Zannetme ki bana revâ gördüğüne ağlıyorum. Hayır. Lâkin şu anda benim Allah yolunda feda olacak ancak bir tek canım var. Ne kadar isterdim saçlarımın sayısınca ruhum olsaydı da hepsine musallat olsaydın ve ben de hepsini seve seve Allah için feda etseydim!..”
İmparator; bu iman karşısında âdeta küçük dilini yutar. Görüp duyduklarından çok etkilenir ve bir bahaneyle onu hürriyetine kavuşturmak ister:
“-Benim başımı öp. Seni serbest bırakacağım.”
“-Hayır”
“-Dininden dön. Seni kızımla evlendirip mülkümde ortak yapacağım.”
“-Hayır... Hayır...”
“-Başımı öp, seninle beraber seksen esir Müslümanı serbest bırakayım.”
“-İşte şimdi oldu” diyerek imparatorun başını öper ve seksen arkadaşıyla beraber Medine’ye dönerler...

“HEPİMİZ BU BAŞI ÖPELİM!”
Halife Hazreti Ömer, Abdullah bin Huzâfe’nin seksen Müslümanın hürriyeti için katlandığı fedakârlığı duymuştur. Onlar Medine’ye ayak basar basmaz hemen Eshab-ı kiramın ileri gelenlerini toplar. Gelen nurlu ve çilekeş kafileyi karşılayıp, bağırlarına basarlar. Hazreti Ömer, arkadaşlarına şöyle der:
“-Herkes Abdullah’ın başını öpsün!”
Başta kendisi olmak üzere, bütün Müslümanlar o mübarek başı tek tek öperler...
Abdullah bin Huzafe, Hazreti Osman devrinde Mısır’da vefat etti...

Toplam Görüntülenme: 1651

Yayın tarihi: Pazar, 13 Temmuz 2008