İmâma uymanın on şartı vardır

Ebû Bekr Hâherzâde hazretleri Hanefî fıkıh âlimidir. Buhara’da doğdu. Ebû Nasr Hâzimî, Ebû Saîd İsfahânî gibi âlimlerden tahsil gördü. Zama­nında Hanefîler'in Mâverâünnehir’deki en meşhur âlimi oldu. Bundan dolayı kendisine "Devrin Numân'ı" denildi. Orada bir­çok talebe yetiştirdi. 483 (m. 1090)’de Buhara'da vefat etti. Şerh-i muhtasâr-ı Kudûrî isimli eserinde şöyle buyuruyor:

İmâma uymanın doğru olması için, on şart vardır: 1- Namâza dururken, tekbîri söylemeden önce, imâma uymaya niyyet etmektir. İmâmın kim olduğunu niyyet lâzım değildir. 2- İmâmın, kadınlara imâm olmağa niyyet etmesi lâzımdır. İmâm namâza dururken kendisine uyan cemaate imâm olmaya niyet etmezse, buna uymak sahîh olur ise de, imâmın kendisi imâmlık sevâbına kavuşamaz. İmâm olmaya niyet etmediği için, yalnız kılmış gibi, yalnız kendi namâzının sevâbını alır. Başkalarının kendisine uymasına niyyet edince, cemaatin sayısı kadar, imâmlık sevâbı da alır. 3- Cemâatin topuğu, imâmın topuğunun gerisinde olmak. 4- İmâm ile cemâat, aynı farz nemâzı kılmak. Farzı kılmış olan kimse, tekrâr imâma uyunca, imâm ile kıldığı nâfile olur. 5- İmâm ile cemâat arasında, kadın safı bulunmamak. Kadınlar bir safdan az olup arada perde varsa veyâ alçakta, yüksekte iseler câiz olur. Dört kadın yan yana durunca bir saf sayılır. Kadın safının arkasında olan erkeklerin hepsinin namâzları fâsid olur. Üç kadın yan yana ise, yalnız bunların arkasındaki üç erkeğin ve kenârdaki kadınların yanındaki birer erkeğin namâzları fâsid olur. Kadın ile yanlarındaki erkek arasında direk veyâ perde, duvar varsa, namâzları fâsid olmaz. 6- İmâmın kendisini görse, yâhut sesini işitse, aradaki duvar mâni olmaz. Arada kayık geçecek nehir ve araba geçecek yol mâni olur. Yolda veyâ nehirdeki köprüde iki saf imâma uyunca, arkadakilerin de namâzı sahîh olur. 7- İmâma uymanın sahîh olması için, imâmın veyâ müezzinin sesini işitmek yâhut bunları görmek veyâ cemaatin hareketlerini görmek lâzımdır. İşitmeye, görmeye elverişli penceresi olmayan duvar arada olmamalıdır. 8- İmâm hayvânda, cemaat yerde veyâ bunun tersi olmamak. 9- İmâm ile cemâat, yapışık olmayan iki gemide bulunmamak. 10- Başka mezhepteki imâma uyan cemaatin, kendi mezheplerine göre namâzı bozan bir şeyin, imâmda bulunduğunu bilmemesi lâzımdır.

Toplam Görüntülenme: 588

Yayın tarihi: Salı, 02 Haziran 2020

Bunları okudunuz mu?