Sâlih bir Müslüman olan Nasrânî

İsmâil el-Bermâvî hazretleri Şafiî mezhebi fıkıh âlimidir. 749 (m. 1348)’de Kâhire’de Bermâ kasabasında doğdu. 870 (m. 1465)’de vefât etti. Büyük âlimlerden Sirâcüddîn Bülkînî hazretlerinden ders okudu. 

Bu mübarek zat, geçimini temin etmek için esnaflık yapardı. El işi olarak yaptığı bazı şeyleri satarak geçimlerini sağlardı... Bir gün Nasrânî (Hıristiyan) birisi gelip, sattığı şeylerden aldı. Aralarında yazılı bir anlaşma yaptılar. O anlaşma metni sonuna; bu, Allahü teâlânın falan fakir kuludur diye yazdı. Hıristiyan bunu görünce; “Şimdi hatâ ettiniz. Ehl-i kitaptan olan bir kişi için fakir demeniz doğru değildir. Biz zengin kişileriz, malımız-mülkümüz vardır. Siz fakir olan kişilersiniz. Hâliniz malûm” dedi. O Nasrânî, avâmdan biri olup, İsmâil bin Ebü’l-Hasen’in yazdığı sözün manasını anlayacak durumda değildi. 
İsmâil bin Ebü’l-Hasen anlatır:
Ondan ayrılıp eve geldim. O gece rüyâmda Îsâ aleyhisselâmı gördüm. Semâdan yere indi. Üzerinde beyaz bir elbise vardı. Kendi kendime; “Eğer üzerindeki elbise Cennet elbisesi ise dikişsiz olması lâzım” dedim. Elimle elbiseye dokundum. Ona; “Siz, Nasârânın 'Allahın oğludur' dedikleri İsâ aleyhisselâm mısınız?” diye sordum. Cevaben buyurdu ki: “Sen Kur’ân-ı kerîmi okumadın mı? Allahü teâlâ Mâide sûresi onyedinci âyet-i kerîmesinde meâlen buyurdu ki: And olsun ki, (Allah, o, Meryem’in oğlu Mesîh’dir) diyenler şüphesiz kâfir olmuştur. Yetmişikinci âyetinde meâlen; Şüphesiz ki, (Allah, Meryem’in oğlu Mesîh’dir) diyenler küfr etmiştir. Hâlbuki Mesih (Hazreti İsâ) şöyle demişti:
-Ey İsrâiloğulları! Benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allaha ibâdet edin. Kim Allaha ortak koşarsa, ona Allah Cennetini haram etmiştir; ve barınacağı yer de Cehennemdir. Zâlimlerin hiçbir yardımcısı yoktur. 
Tevbe sûresi otuzuncu âyet-i kerîmesinde meâlen; Hıristiyanlar da; (Mesih aleyhisselâm Allahın oğludur) dediler. Bu, onların ağızlarıyla uydurdukları sözleridir ki, daha önce küfredenlerin (melekler, Allahın kızlarıdır diyenlerin) sözlerine benziyor. Allah, onları kahretsin. Haktan bâtıla nasıl çevriliyorlar, buyuruluyor.”
Sonra uyandım. Sabahleyin o Nasrânî geldi ve; “Allahü teâlâdan başka ilâh yoktur. Muhammed (sallallahü aleyhi ve sellem) O’nun kulu ve Resûlüdür” diye Kelime-i şehâdet getirdi. Sâlih bir Müslüman oldu. Onun neden, niçin böyle olduğunu bilmiyorum. Ancak, o gece rüyâmda gördüğüm İsâ aleyhisselâmın bereketi ile olduğunu anladım.

Toplam Görüntülenme: 640

Yayın tarihi: Pazartesi, 18 Mart 2019

Bunları okudunuz mu?