Yetimin gözyaşından sakınınız

Ali bin Muhammed hazretleri Mâlikî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. Şam’da doğdu. 444 (m. 1052)’de orada vefât etti. Yazdığı "Fazîletü ehl-üş-Şâm" kitabından bazı bölümler:

Beyyine sûresi nâzil olduğu zaman, Cebrâil (aleyhisselam) Resulullah Efendimize (sallallahü aleyhi ve sellem) “Allahü teâlâ sana bu sûreyi, Ubey bin Ka’b’a okutmanı emrediyor” dedi. Resûlullah Efendimiz Ubey bin Ka’b’ı (radıyallahü anh) çağırdı. “Allahü teâlâ bu sûreyi sana okutmamı emretti” buyurdu. “Bizzat benim ismimi zikretti mi?” diye sorunca, Resûlullah Efendimiz “Evet” buyurdular. Bunun üzerine Ubey bin Ka’b ağladı. Abdurrahmân, Ubey’e dedi ki: “Sen bundan dolayı sevindin değil mi?” Ubey “Niçin sevinmeyeyim ki, Allahü teâlâ meâlen “De ki: Allahü teâlânın ihsâniyle ve rahmetiyle, ancak bununla ferahlansınlar. Bu onların toplamakta olduklarından (dünyâ menfaatından) daha hayırlıdır.” (Yûnus-58) cevâbını verdi.
Enes bin Mâlik’in (radıyallahü anh) rivâyet ettiği hadîs-i şerîfte, Resûlullah Efendimiz şöyle buyurdu: “Ümmetimde, ümmetime en merhametlisi olan Ebû Bekir’dir. Allahü teâlânın dîninde en kuvvetlisi Ömer (radıyallahü anh), hayâsı en çok olan Osman, helâli ve haramı en iyi bilen Muâz bin Cebel, Ferâiz ilmini (mirası hak sahiplerine dağıtma) en iyi bilen Zeyd bin Sabit, Kur’ân-ı kerîmi en iyi okuyan Ubey bin Ka’b’dır. Her ümmetin bir emîni vardır. Bu ümmetin emîni, Ebû Ubeyde bin Cerrahtır (radıyallahü anhüm).” Bir rivâyette “Bu ümmetin, hüküm verme işini en iyi bileni Ali (radıyallahü anh)dir” buyurdu.
Ebüdderdâ’ya (radıyallahü anh) birisi, “Bana nasîhatte bulun” dedi. O şöyle buyurdu:
“Genişlik zamanında Allahü teâlâyı anarsan, darlık zamanında da Allahü teâlâ seni anar. Dünyâ işlerinden bir şeyi isrâf ettiğin zaman, işin sonunun nereye varacağının da hesabını yap. Eğer insanlarla muharebe yaparsan, onlar da sana harp ilân ederler. Eğer onları kendi hâllerine bırakırsan, onlar da seni bırakırlar. Eğer insanlardan kaçarsan, onlar sana yetişirler.”
Ona bir gün birisi “Ey Ebüdderdâ! Bana ne tavsiye edersin?” deyince, Ebüdderdâ hazretleri “Siz bağışlayın ki, Allahü teâlâ sizi azîz kılsın. Yetimin gözyaşından, mazlûmun duâsından sakınınız. Çünkü bunlar insanlar uyurlarken gece yürürler. Mümin, parça parça olup dağılmış bir topluluğa yaptığı vaaz ve nasîhatten ibâret bir sadakanın benzerini tasadduk etmemiştir. Allahü teâlâ o sadaka ile onlara fayda vermiştir.”

Toplam Görüntülenme: 932

Yayın tarihi: Perşembe, 11 Ocak 2018

Bunları okudunuz mu?