Ben duâmı şefâat için sakladım

Abîde bin Amr hazretleri Tabiînin meşhûr âlimlerindenidir. Doğum târihi bilinmemektedir. 72 (m. 691)’de vefât etti. Yemenlidir. Mekke’nin fethedildiği günlerde Müslüman olmakla şereflendi. Fakat Peygamber Efendimizi (sallallahü aleyhi ve sellem) görmediği için Sahâbî olamadı. Rivâyet ettiği hadîs-i şerîfler "Kütüb-i sitte"de yer almıştır. Bunlardan bazıları:

Resûlullah Efendimiz buyurdular ki: (Her nebî için bir davet-i müstecâbe vardır. [Her Peygamberin bir duâsı kabul olundu.] Her Peygamber duâsının kabul olunması için acele etti. Peygamberler Allahü teâlâya, ümmetleri üzerine denizde boğulmaları, suda gark olmaları, zelzele, sayha, taş atılması, kötü şekle girmek ve yere batması gibi; felâketleri için duâ etdiler. Ben duâmı; ümmetim üzerine şefâat etmek için sakladım. Allahü teâlâya şirk koşmadan ölmüş olan kimseye, benim şefâatimi Allahü teâlâ kabul eder.)
Resûlullah Efendimiz buyurdular ki: (Mirâc gecesi, İbrâhîm aleyhisselâm ile karşılaşdım. Bana dedi ki: Yâ Muhammed! Benden, ümmetine selâm söyle! Onlara haber ver ki, muhakkak Cennetin toprağı tayyiptir. Suyu tatlıdır. Zemîni düz ve ağaçsız olduğundan, oraya dikilen fidanın, 'Sübhânallahi velhamdülillâhi ve lâ ilâhe illallahü vallahü ekber' olduğunu haber ver.)
Resûlullah Efendimiz buyurdular ki: (Muhakkak ki, Allahü teâlâ kıyâmet günü insanlar arasından ümmetimden birini seçer. Onun için, her birinin uzunluğu gözün görebildiği yere kadar olan doksan dokuz amel defteri açar.) Ebû Sa’îd-il Hudrî “radıyallahü teâlâ anh” buyurdu ki: Ben muhâcirlerin fakîrlerinden bir cemâat ile oturuyordum. Bazılarının üzerini elbiseleri örtmediği için, birbirlerini siper ederler idi. Bir kâri yanımızda Kur’ân-ı kerîm okuyordu. Resûlullah Efendimiz o sırada gelip, yanımızda durdu. O kâri sükût etti. Resûlullah Efendimiz selâm verdi. Sonra buyurdu ki: (Siz ne yapıyorsunuz). Biz dedik ki: (Kitâbullahı dinliyorduk.) Buyurdu ki: (Allahü teâlâya hamdolsun ki, ümmetimden berâber bulunmaya emrolunduğum kimseler kıldı.)
Bir kimse, Resûlullah efendimize fakirlikten ve geçim sıkıntısından şikâyet etti. Resûlullah efendimiz; “Eve girdiğin zaman evde bir kimse olsun veya olmasın selâm ver ve; 'Kul hüvallahü ehad' sûresini bir defa oku” buyurdu. O kimse bu şekilde yaptı. Allahü teâlâ ona o kadar mal verdi ki, komşularına bile dağıttı.

Toplam Görüntülenme: 916

Yayın tarihi: Salı, 25 Nisan 2017

Bunları okudunuz mu?