Sen eşkıyadan nasıl kurtuldun

Mehmed Nahîfî Efendi, Osmanlı evliyâsının büyüklerindendir. 1062 (m. 1652)’de doğdu. 1151 (m. 1738)’de İstanbul’da vefât etti. Sohbetlerinde, evliyanın büyüklerinden bahseder, onların nasihatlerini anlatırdı. Buyurdu ki:

Ebü’l-Hasen-i Harkânî hazretleri buyurdular ki: “Nimetlerin en iyisi, çalışarak kazanılanıdır. Arkadaşların en iyisi, Allahü teâlâyı hatırlatandır. Kalblerin en nurlusu, içinde mal sevgisi olmayandır.”
Yine buyuruyor ki: Ulemâ; “Biz, Peygamberlerin vârisiyiz” diyor. Fakat, Peygamber efendimizin vârisleri arasında biz de varız. Çünkü O’nda olan şeylerin bazısı bizde de var. Resûlullah efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) fakirliği seçmişti. Biz de fakirliği tercih etmiş bulunuyoruz. O cömertti. Güzel bir ahlâkı vardı. Hainlik bilmezdi. Basiret sahibiydi. Halkın rehberi idi. Tamah sahibi değildi. Hayır ve şerri Allahü teâlâdan bilirdi. Tabiatında yalan ve kandırma diye bir şey yok idi. Zamanın esîri değildi, İnsanların korktuğu şeyden korkmazdı, insanların güvendiği şeye güvenmezdi. Hiç gururlanmazdı. İşte bunlar evliyânın sıfatlarıdır. Resûlullah efendimiz ucu bucağı bulunmayan umman idi. Eğer o ummandan bir damla ortaya çıksaydı, bütün âlem ve mahlûkât şaşırır kalırdı. Sûfîlerin kervanı; Allahü teâlâ, Resûlullah ve Eshâb-ı kirâm sevgisinden ibârettir. Bu kervanda bulunan ve ruhları bunların ruhlarıyla kaynaşan kimseye ne mutlu...”
Şöyle anlatılır: Ebü’l-Hasen-i Harkânî’nin talebeleri, memleketlerine izinli gidiyorlardı. Kendisinden duâ istediler. Korkulu yerde “Yâ Ebel-Hasen, deyiniz” dedi. Bir gece eşkıyanın hücumuna uğradılar. Bağırıp “Yâ Allah” dediler. Yalnız birisi; “Yâ Ebel-Hasen” dedi. Eşkıyalar bunu görmediler. Diğerlerinin hepsini soydular. Sabah olup onu selâmette görünce şaşırdılar. Sebebini sordular. O da; “Yâ Ebel-Hasen dedim, kurtuldum” dedi...
Hocalarına gelip; “Biz Allah dedik soyulduk. Bu ise, yâ Ebel-Hasen diyerek sana sığınıp kurtuldu” dediler. Bunun sırrını, sebebini bildirmesi için yalvardılar. O da; “Ağzınızdan haram girer. Haram çıkar. Allahü teâlâyı tanımazsınız. Mecaz olarak Allah dersiniz. Böyle kimselerin duâları kabul olmaz. Allahü teâlâ, onun sesini Ebü’l-Hasen’e duyurdu. Ebü’l-Hasen de, onu kurtarması için Allahü teâlâya yalvardı. Ebü’l-Hasen haram yemez, haram içmez. Haram söz söylemez. Bu bakımdan duâsı kabul olup, o kurtuldu” dedi.

Toplam Görüntülenme: 939

Yayın tarihi: Pazartesi, 24 Nisan 2017

Bunları okudunuz mu?